Ağırnas kasabasının girişinde Aşağı Pınar mevkiinde bulunan Ağırnas Yeraltı Şehri, bazı bölümlerinin milattan önce yapıldığı ve daha sonraki yıllarda da ilaveler yapıldığı, niş ve resimlerden en çok M.S 1-13. yüzyıllar arasında kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Höyükteki en eski yerleşimin Geç Katolik Çağ (M.Ö.300-2500) olduğu, onu Eski Tunç Hitit, Frig, Hellenistik-Roma çağlarının takip ettiği tespit edilmiştir.
Karum sahası; M.Ö. 1950-1650 yıllarında Anadolu'ya ticaret maksadıyla gelen Assurlu tüccarlar tarafından iskân edilmiştir.

Bölge Bizans döneminde önemli bir yerleşim merkezidir.
Erdemli Harabeleri bir vadinin içerisinde yer alır ve burada 11 kilise bulunmaktadır.

Bugün yayla olarak kullanılan bölgede bircok medeniyet hüküm sürmüşdür.
İlk yerleşen medeniyetler sırasıyla Proto Hititler, Hititler, Asurlar, Frigyalılar, Romalılar ve en son gelen Bizanslar dır.

Yerleşim alanı olmaya Roma döneminde başlamıştır ve harabelerin içinde kaya kilise ve mağaralar bulunmaktadır.
Soğanlı Harabeleri, bir açık müze konumundadır ve hala ziyaret edilebilecek cezbedici yerler arasındadır.

Osmanlılara dayanan kuş evleri 2-3 metre çapında 8-10 metre yüksekliğinde taştan silindir şeklinde yapılmıştır.

Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubat zamanında 1232-1236 tarihleri arasında yaptırılmıştır.

Harika Özellikleri ile dünya standartlarında kayak pistlerine sahip olan Erciyes Kayak Merkezi'ni Keşfedin !

Erciyes Kayak Merkezi Canlı Kamera Yayınları

Oldukça etkileyici ve abidevi bir görününüme sahip olan Karatay Kervansarayı, 1240(2017-1240=777) yılında, ünlü Selçuklu Veziri Celaleddin Karatay tarafından yaptırılmıştır.

Adana-Niğde-Kayseri ile Nevşehir-Ürgüp-Kayseri'yi birleştiren çağın önemli yollarından İpekyolu üzerindeki kavşakta, İncesu’da 1660 yılında Merzifonlu Kara Mustafa Paşa tarafından bir külliye olarak yaptırılmıştır.

Vezir Hanı

Keykubat Dağı eteklerinde bulunan Şeker Gölü, eski dönemlerde Keykubat Gölü olarak adlandırılıyordu. Şeker fabrikasının arazisi içerisinde kalması, isminin de Şeker Gölü olarak anılmasını sağlamıştır.

Talas’taki Derevenk Vadiye gidebilecek düzgün bir yol olmamakla birlikte araç trafiğine kapalı bir yerdir. Sadece yürüyüş yapacaklar için ideal olup, keşif yolculukları yapanlara ev sahipliği yapar.

Berçin Yaylası’nda her yıl Dadaloğlu Şenlikleri düzenlenmekte. Bu şenliğin yapılmasının amacı Avşarlar’ı bir araya getirip tanıştırmak ve kaynaştırmaktır. Şenlikler genellikle Ağustos ve Eylül aylarında gerçekleştiriliyor.

Doğal güzellikleriyle göz kamaştıran Barsama Köyü (şimdiki ismi Çavuşağa Köyü)

7 adet şelaleden ibaret doğa çatlağından, kayalar arasından fışkıran, 30-76 metre yüksekliklerden çok büyük su debisi ile dökülen, devamlı akan kaynak şelaleleridir.

Müze binası şifahane olarak inşa edilmiştir. Sultan I. Gıyasedin Keyhüsrev’in kız kardeşi Gevher Nesibe’nin isteği üzerine yapılmıştır. Gevher Nesibe’nin ölüm döşeğinde abisinden istediği şifahane 1206 yılında hizmete açılmıştır. Şifahane, günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.

13. yüzyılda Selçuklular döneminde inşa edilen yapının ilk yapılışında "cami" değil "han" olduğu düşüncesi ağır basmaktadır. Bu görüş, mimari planın Selçuklu han planları ile daha çok örtüşmesinden doğmuştur. Han Camii, kubbesiz fakat altı pencereli orta tonozun hakim olduğu iç mimarisiyle dikkat çeker.

20. yüzyıl başında Sultan II. Abdülhamit zamanında tüm büyük şehirlerde birer saat kulesi ve muvakkithane yapılması için ferman yayınlanmıştır. Kayseri Saat Kulesi de bu fermanın sonucu olarak 1906 yılında inşa edilmiştir.

Türkiye’nin benzersiz bir alanı olan Hacer Vadisi, hem sahip olduğu bitki örtüsüyle hem de vadi boyunca sıralanmış dik yamaçlarıyla akılları baştan alacak bir güzelliğe sahip.

Vadide çok sayıda kaya kilisesi bulunmak olup, buradaki mağaralar evlerle iç içe girmiştir.
Bölgedeki kaya kiliselerinin tarihi M.S. 4. yüzyılla tarihlendirilmektedir.

Gölün çevresinde ilk yerleşim M.Ö. 2000 yılından olmuştur. Ardından Hititler, Dulkadiroğulları ve Osmanlı’nın yerleşim alanı haline gelmiştir.

Her ne kadar tarihi hakkında pek fazla bilgi vermese de şehrin en görülesi eserlerinden biridir. İki katlı bir yapıya sahip olan kümbetin üst katı mescit olarak kullanılmıştır.

Selçuklu döneminin en eski kümbetlerinden biri olan Hasbek Kadı Kümbeti, 1184-1185 yılları arasında yapılmıştır.

Şehrin simgelerinden biri olan bu tarihi yapı, kitabesindeki bilgiye göre 1280 yılında Emir Cemaleddin bin Muhammed tarafından yaptırılmıştır.

Melikgazi kalesi’nin eteğinde yer alan bu türbe, Danişmentlilerin hükümdarı olan Emir Melik Gazi (1104-1134)’ye aittir. Hükümdarlığı boyunca birçok başarıya imza atmıştır. İlimizde onun adına birçok eser bulunmaktadır.

Köşk Medrese, Eratna Beyliği’ni kuran Alâeddîn Eratna tarafından 1341’de yaptırılmıştır. Aleaddin Eratna bu yapıyı eşi Suli Paşa Hatun’a ithaf etmiştir. Medresenin içerisinde kümbet bulunur.
Günümüzde Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne bağlı bir aşevidir.

14. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilen Sırçalı Kümbet, ismini külahında bulunan firuze çinilerden almıştır.

Anıtın üzerinde üç dağ tanrısı betimlenmiştir. Bu üç dağ tanrısı bölgedeki dağları sembolize etmektedir.

13. yüzyılda yapıldığına dair tahminler vardır. Avgunlu Medresesi, günümüze kadar sağlam gelmeyi başarmış ve şu anda kitapçı olarak hizmet vermektedir.

Kendi döneminin en önemli ilim merkezleridir. Özellikle taç kapısının taş işçiliği dikkatleri üzerine çekmektedir. Medrese, 1267 yılında Selçuklu vezirlerinden Sahib Ata Fahreddin Ali tarafından inşa ettirilmiştir. Sahabiye Medresesi, Sahip Ata Medresesi olarak da adlandırılmaktadır.

Mimar Sinan’ın doğduğu yer olan Ağırnas Kasabası, keşfedilmeyi bekleyen birçok mekana sahiptir.
Kilise, 1857 yılında inşa edilmiştir.

Anadoludaki en büyük Ermeni kiliselerinden biridir. Kayseri Setenönü semtinde 1091 yılında yaptırılan bu kilisenin bir benzeri sadece Kudüs’te bulunmaktadır.

Kiçikapı Meydanındaki Ermeni Kilisesi kitabesi günümüze kadar ulaşamadığı için yapım tarihi belirlenememiştir. Kilisenin önceden fresklerle süslü olduğu ancak günümüzde bu süslemelerin üzeri düz renklerle boyanmıştır.

Kilise 1837 yılında yapılmış

Tablakya mahallesinde 1886 yılında Osmanlılar zamanında inşa edilmiş olan kilise, Hristiyanların gitmesinden sonra 1926 yılında camiye çevrilmiştir.

Malesef pencereleri felan duvarla örülmüş, harabe gibi bişey. Zannedersem depo olarak kullanılıyor.

Soğanlı Vadisinde bulunan bu Kilise 6. yy' da inşa edilmiştir. Kilise Roma döneminin karakteristik özelliklerini taşır.

Soğanlı vadisi içinde yer alan kiliseye 50 basamakla çıkılıyor. Üç nefli ve birbirine bağlı üç apsisli kilise Soğanlıda bulunan benzer kiliseler arasında en yüksek tonozlu ve en geniş olanı olarak dikkat çekiyor.

14. asırda son şeklini almıştır. Diğerlerinden farkı, kayaların dışı da boyanarak ve işlenerek muntazam kubbeli bir kilise haline sokulmuş olmasıdır. Kubbenin dışı da boyanarak tezyin edilmiştir.

14. asırda yeniden resimlendirilen kilisenin ilk yapısı çok eskidir. Burada bulunan kompozisyonlar, diğer kiliselerde yoktur. Kilise üç bölmelidir.

Soğanlı vadisi içinde

Endürlük Köyü’nde, 1876 yılında yaptırılan Ermeni Kilisesi ve Çan Kulesi.

Kayseri Kalesi’ne ait ilk bilgiler M.Ö. 238-244 yıllarına dayanmaktadır. Bölgede İmparator Gordianus döneminden kalan sikkeler bulunmuştur. Tarihi boyunca birçok medeniyet için önemli olan bu kale; Bizanslılar, Danişmentliler, Selçuklular, Dulkadiroğulları, Karamanoğulları ve Osmanlılar tarafından onarılmıştır.

Hunat (Huand) Hatun Camii, külliyeyi meydana getiren diğer yapılar ile birlikte Kayseri'nin en gözde noktasında olup, mimarisi ve taç kapısındaki süslemeleri ile ilgi çekmektedir.

Vakıflardaki kayıtlarda Fatih Cami-i Şerifi olarak geçen cami, Osmanlı Vezir-i Azam’larından Gedik Ahmet Paşa nezaretinde Fatih Sultan Mehmet’in fermanıyla yaptırılmıştır.

H.530/M.1135 tarihinde, Danişmendli hükümdarı Melik Mehmet Gazi tarafından yaptırılmıştır.

Akkışla Kalesi

Develi Kalesi

Pınarbaşı Kalesi

Dulkadiroğulları döneminden kalan önemli bir tarihi eser olan Şahruh Köprüsü, Kızılırmaküzerine kurulmuştur ve uzunluğu 144,5 metredir.

Bünyan Ulu Cami, H.734 (M.1333) yılında İlhanlı valilerinden Tac-ı Kızıl oğlu Emir Zahireddin Mahmud tarafından dönemin ünlü mimarlarından biri olan Kaluyan'a yaptırılmıştır. Tövbe suresinin 18. ayetinin işlendiği kapısındaki muhteşem taş işçiliği göz kamaştırır.

(Yukarı) Develi Ulu Cami (Sivasi Hatun Camii) dış görünüşü ile fazla ilgi uyandırmaz. Ancak mihrabıyla Selçuklu mimarisinin en nadide ve olağanüstü eserlerinden biridir.
Göçeraslan oğlu Nasrullah ve eşi Sivasi Hatun tarafından H.680/ M.1282 tarihinde inşa ettirilmiştir.

Danişmentliler döneminde yaptırılan Gülük külliyesi, cami medrese ve onların hemen yanında yer alan ve günümüzde bulunmayan hamamdan oluşmaktadır.
Yerel geleneğin dışında abidevi bir çini mihraba sahip olan Gülük Camii, bu özelliği ile Kayseri eserleri arasında ayrıcalıklı bir konuma sahiptir.

Selçuklu devletinin son dönemlerinden kalma bir eser olarak 750 yılı aşan yaşına rağmen hala dimdik ayakta duran Hacı Kılıç Camii, taçkapısı ve mihrabındaki süslemelerle Kayseri'deki tarihi eserler arasında özgün bir yere sahiptir.

Türkiye’nin ilk esnaf ve sanatkârlar müzesi olan Ahi Evran Müzesi, Kayseri’de bulunmaktadır.
Müzenin tam ismi, Ahi Evran Zaviyesi Esnaf ve Sanatkârlar Müzesi’dir.

1417-1419 yılları arasında inşa edilmiştir ve haremlik-selamlık olarak iki bölümden oluşur.
1995 yılında etnografya müzesi olarak hizmet vermeye başlamıştır.

Halk arasında Döner Kümbet olarak adlandırılan Şah Cihan Hatun Kümbeti, 1276’da Selçuklu Sultanı I. Alaeaddin Keykubad’ın kızı Şah Cihan Hatun adına yaptırılmıştır.

Kurşunlu Camii, Mimar Sinan(1489-1588) tarafından Kayseri'de inşa edilen iki camiden biridir.

Tarihi kayıtlarda "Lala Muhlisiddin Camii" olarak geçen bu Camii Lala Paşa Camii Halk arasında Lale Camii olarak bilimekde.

Kayseri'nin en çok yapıyı barındıran külliyesi durumundaki Merzifonlu Kara Mustafa Paşa Külliyesi'nin güzide yapılarından bir tanesidir.